Abstract
Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu üzerinde 2004 yılında yapılan reformlarla birlikte Fas Aile Kanunu (Müdevveneh), İslam dünyasındaki en eşitlikçi kanunlardan biri olarak kabul edilmektedir. Söz konusu reformlar, Fas'ta onlarca yıldır devam eden uzun soluklu kamuoyu tartışmalarının bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Ahmed el-Hamlîşî 1980'lerin başından itibaren bu tartışmalara aktif olarak katılmış ve Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu'nun yoruma açık insan yapımı bir kanun olduğunu ve revizyonunun ictihad yoluyla yapılması gerektiğini savunmuştur. Kral 6. Muhammed tahta çıktıktan kısa bir süre sonra, 2001 yılında, Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu'nda reform yapmak üzere Kraliyet Danışma Komisyonu'nu oluşturdu. Kral 6. Muhammed komisyonu, Şeriat'ın temel hedeflerini (makâsıdü'ş-Şeria) gözeterek ve aynı zamanda ictihad yoluyla zamanın ve toplumun ihtiyaçlarına cevap vererek Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nda önemli değişiklikler yapmakla görevlendirdi. Bununla birlikte, komisyon üyelerini kamu yararını göz önünde bulundurmaya ve önerilen her türlü değişiklikte uzlaşma ve ılımlılık için çaba göstermeye teşvik etti. Komisyon üyeleri önerilen değişiklikler üzerinde yaklaşık iki buçuk yıl çalıştı ancak birçok konuda uzlaşmaya varamadı. Bu bağlamda, üyelerin komisyon içinde oluşan iki ana gruptan reformist ve gelenekçilerden birine, az ya da çok, meylettiği söylenebilir. Ahmed el-Hamlîşî, Kraliyet Danışma Komisyonu'nun üyelerinden biriydi. Komisyon üyeleri arasında reformist grubun değişiklik tekliflerini destekleyen ama aynı zamanda bunu gelenekçilerin benimsediği dili kullanarak yapan etkili ve önemli bir isim oldu. Nitekim, el-Hamlîşî İslam hukuku çerçevesi içinde kalan eleştirel ama ılımlı görüşleriyle aile hukukunun reformunu talep eden gruplar için bir referans noktası haline geldi. Bu çalışmada, Ahmed el-Hamlîşî’nin fıkhi temellendirme ve delillendirme açısından Fas 2004 aile hukuku reformlarının arkasındaki isim olduğu savunulmaktadır. Veri analizi yönteminin uygulandığı bu çalışmada, öncelikli olarak Hamlîşî'nin eserleri, çeşitli mecralardaki mülakatları ve konuşmaları kullanılmıştır. Hamlîşî’nin anlayışındaki farklılık ve benzerlikleri ortaya çıkarmak için literatüre başvurulmuş ve benzer görüşlerle karşılaştırmalar yapılmıştır. Fas Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nun reformuna dair kısa bir arka plan açıklamasının ardından bu makale, Hamlîşî'nin metin ve bağlam arasındaki arabulucu rolünü, aile hukuku reformları tartışmasındaki yerini ve dolayısıyla Şeriat-devlet ilişkileri konusundaki duruşunu incelemektedir. Daha sonra, ictihad kapısının kapanması meselesi, müctehid olabilmenin şartları, müctehidin nitelikleri ve Kraliyet Danışma Komisyonu tarafından uygulandığı şekliyle kolektif ictihad türü (cemâʿî ictihad) hakkındaki görüşlerine atıfla Hamlîşî’nin ictihad anlayışına odaklanılmaktadır. Son olarak, Hamlîşî'nin akıl yürütme yöntemi ve ortaya koyduğu gerekçeler aile hukuku ile ilgili meseleler örnekliğinde gösterilmektedir.