Abstract
Bu makale, Osmanlı Devleti’nin Halep’teki en güçlü dönemi olan Kânûnî Sultan Süleyman döneminde Halep’in me ş hur alimi Radıyyüddin İ bnü’l-Hanbelî’nin dönemin en me ş hur divân-ı hümâyundaki ba ş kâtib ve ni ş ancısı Celâlzâde Mustafa Çelebi’ye ithafen yazmı ş oldu ğ u bir risalenin tahkikini içermektedir. Eser, devlette kâtiplik ve in ş â ilmi alanında yazılmı ş önemli ve litaretürde yeri olacak bir eserdir. Eseri önemi kılan birçok etken bulunmaktadır. Bu etkenlerin ba ş ında büyük bir dil âlimi ve tarihçi bu iki ilimle me ş hur bir ilim ailesi mensubu bir ş ahsiyet tarafından kaleme alınmasıdır. Eseri önemli kılan bir di ğ er etken, Osmanlı Devleti’nin zirvesi addedilen Kânûnî’nin döneminde, devletin en me ş hur ba ş kâtibi ve ni ş ancısına ithafen yazılmı ş olmasıdır. Zira “Kânûnî” Sultan Süleyman’nın bu lakabı almasında en önemli rolü Celâlzâde Mustafa Çelebi üstlenmi ş tir. Eseri üç ana ba ş lık altında ele almak mümkündür. Müellif birinci ba ş lık altında, kâtiplerin ihâta etmeliri gereken Kur’an-ı Kerîm, hadis-i ş erifler, dil ve ş iir gibi alanlar hakkında örneklerle tafsilâtlı bilgiler vermektedir. İ kinci ba ş lıkta, kâtiplerin faziletleri ve üstünlükleri hakkında önemli bilgi ve ya ş anmı ş örneklerden sonra üçüncü bölümde, eserin ba ş ından beri gizledi ğ i Celâlzâde Mustafa Çelebi’nin ismini içeren ve onu meth eden bir beyt ş iiri, uzun bir kasidenin birinci harflerine gizlemi ş tir. Eserin son sayfasında beyt açık bir ş ekilde yazılmı ş eserin müellifin babası tarafından Edirne’de istinsâh edildi ğ i aktarılmaktadır.