Abstract
Bu yazıda, en eski felsefe disiplini ve bilimlerin kraliçesi olan metafizik konusunda, onun aklın sınırları içerisinde niçin anlaşıla-maz olduğu hakkında Kant’ın çözümlemelerinin kavramsal zemini üzerinde durulacaktır. Kant’a göre, metafiziksel yargılar, kendilerini mantıksal diye ifade ederek gerçekliğin bilgisini verdikleri savını dile getirirler. Yine de bu durum, yanılsama mantığından başka bir şey değildir. Metafizikle mantık arasındaki ilişkinin gerçek değil de kavramsal yapıya sahip olması, onun bir yanılsamadan oluştuğunu ifade eder.